SON KARARI ERZURUM HALKI VERSİN!

ERZURUM‘un adı kayıtlardan silinen ve Rabia Ana’ya dönüştürülen Hasan-i Basri Mahallesi’nde bulunan ve mahalleye adını veren türbenin yıkılacağına dair açıklamalar kamuoyunun gündemini işgal ederken, ilgisizlik ve bakımsızlıktan kaderine terkedilmiş olan böylesi manevi değeri yüksek bir yerle ilgili son kararı belediyelerin değil, yöre halkının vermesi gerektiği belirtildi.

Erzurum’un en yüksek ve çirkin konutlarının yapıldığı, tarihi mekanları ile bilinen Gavurboğan Mahallesi’nde, ayakta kalmaya çalışan son manevi kalelerden birisi olan ve yöre insanı tarafından Hasan-i Basri Türbesi olarak bilinen mezarlığın, Yakutiye Belediyesi tarafından kaldırılmak istenmesi, beraberinde tartışmaları getirmiş, çok sayıda insan, yapılmak istenilen uygulamalara sert tepki göstermişti.

İlgisizlik ve bakımsızlıktan dolayı duvarları küf tutan, bahçesi mezbeleye dönüşen, cam kenarındaki Kur’an-ı Kerimler’in toz toprak içinde kaldığı Hasan-i Basri Türbesi’nin hangi kurumun sorumluluğunda olduğu da merak konusu halini aldı.

Viraneye dönüşen türbeyi bu hale getirenlerin öte dünyada zaten hesabını vereceğini belirten vatandaşlar, “Sorumsuz sorumlular, bu dünyada da hesap versin” derken, konut alanı olarak kullanılmak istenilen türbeyle ilgili son kararın da halk tarafından verilmesi gerektiğini savundular.

HASAN-İ BASRİ KİMDİR?

Bahçe kapısı olarak kullanılan demir profilerin iş makineleri marifetiyle yıkıldığı türbeyle ilgili olarak en sağlam kaynak, Abdürrezzak Türk’ün kaleme aldığı “Erzurum’un kandilleri” yazısı gösterilmektedir.

Geçtiğimiz yıllarda kaybettiğimiz Erzurum tarihi ve kültürü ile ilgili araştırmaları ile bilinen Abdurrezzak Türk, Hasan-i Basri Türbesi’nde, çevre düzenleme çalışmalarının, dönemin Belediye Başkanı Necati Güllülü zamanında yapıldığını yazmış.

Erzurum Gazetesi’nde, Erzurum’un Kandilleri – Hasan-i Basri Türbesi başlığıyla yayınlanan yazıda Türk, şu görüşleri dile getirmiş:

BURASI BİR MAKAMDIR

… Bu bilgiler ışığında, Erzurum’da Hasan-i Basri hazretleri adına açılmış bir zaviye (tekke) mevcut. Günümüzde işaret edilen yer makamdır. Burası Necati Güllülü Bey’in, belediye başkanlığı döneminde, çevre düzenlemesi yapılarak türbe haline getirilmiştir. Türbe içinde medfun olan ve Hasan-i Basri diye gösterilen kabrin mezar kitabesinde;

“- Ey benim halimi düşünerek kabrime bakan!.. Dün, ben senin gibiydim, yarın sen de benim gibi olacaksın” beyti yazılıdır.

Mezar taşının diğer yüzünde ise; “El-merhum- el-muhtaç ila Rahmetillahi Teâlâ Ser-i Bevvabin-i dergahi ali Üstaz Zade El hac Mustafa Ağanın Ruhuna El-Fatiha” diye yazmaktadır.

Bu taş M.1828,H.1244 yılı Rebiülahirin 15. Günü ölen dergâhı ali kapıcılar başı Üstaz Zade Hacı Mustafa Ağanındır.

Daha önce belirttiğimiz gibi; Hasan-i Basri hazretleri Basra’da dünyaya gelmiş, Basra’da vefat etmiştir. Burası, mensupları tarafından adına açılmış bir zaviyedir (tekkedir). Bu havaride bu tarikatın çeşti kolu ağırlıklıdır. Burası da Hasan-i Basri hazretlerinin çeşti koluna mensup meşayihinin kurmuş olduğu bir zaviyedir. Ayrıca bu zaviye bu mahalleye de ismini vermiştir. Bu mübareklerin cümlesinin Ruh-u Şad mekânları cennet olsun. erzhaber