SORULDUĞUNDA, TARIK AKAN “BEN ERZURUMLU’YUM” DERDİ!

ÖLÜMÜNÜN üçüncü yıldönümünde anılan ünlü sinema sanatçısı Tarık Akan’ın son yıllarında yanında olan, yaptığı çalışma ve değerlendirmelerine tanıklık eden Erzurumlu Radyo Programcısı Murat Hattatoğlu, “O, hiçbir eleştiriyi haketmeyecek kadar dürüst, içi sevgi dolu, inançlı bir insandı. Zaten cenazesindeki izdiham da, ne kadar sevildiğinin bir göstergesidir. Kendisi İstanbul doğumluydu, ama sorulduğunda ‘Ben Erzurumlu’yum’ derdi” diye konuştu.

TARIK AKAN’I, HATTATOĞLU ANLATTI

Halen İstanbul’da bir özel radyoda programcılık yapan Murat Hattatoğlu, son yıllarında sık sık görüştüğü, ziyaretine giderken de Oltu taşı tespih ve kadayıf dolması götürdüğü Türk Sineması’nın ünlü sanatçısı Tarık Akan’ı erzurumdanhaberler.com’a anlattı.

İstanbul’da 13 Aralık 1949 tarihinde dünyaya gelen ve 16 Eylül 2016 tarihinde de hayata veda eden Tarık Akan’ın çocukluğunun Erzurum’da geçtiğini belirten Murat Hattatoğlu, “Babası subay olduğu için, görevi nedeniyle ailece Erzurum’a gelmişler. Dumlu, yaşadıkları yer. İlokulu, Dumlu’daki Dumlupınar İlkokulu’nda okumuş” hatırlatması yaptı.

Tarık Akan ile sosyal medya üzerinden tanıştığını bildiren Murat Hattatoğlu, Yeşilçam ile ilgili geniş bir arşivinin bulunduğunu, bu arşivinin de ünlü sanatçı ile tanışmalarında önemli rol oynadığını hatırlattı. Hattatoğlu, konuyla ilgili olarak şu bilgileri verdi:

TARIK AKAN SAYFASI AÇTI

“- Tarık Akan ile tanışıklığımız, facebook sayfası sayesinde oldu. Ona yakışan, güzel bir sayfa yoktu. Yeşilçam sevdalısı biriyim. Arşivimde yüzlerce Ses Dergisi, Hayat Dergisi var. Tarık Akan’ın okulunu aradım,  asistanıyla görüştüm, ondan onay aldım ve 2013 yılında  facebook.com/TarikAkanOfficial sayfasını açtım. Tarık Akan, sayfayı ilk günden itibaren takip etmiş. Paylaşımları okumuş. Sonrasında İstanbul’a gittiğimde kendisini ziyaret edeyim istedim. Bakırköy’e, okuluna gittim. Beni kapıdan aldı, odasına götürdü. Sanki kırk yıldır tanışıyor gibiydik. Birlikte yemek yedik, Bakırköy’ü dolaştık. İnanılmaz mütevazı, vefalı, mert, cana yakın, yiğit bir adamdı. Yaptığım sayfa, onun özel sayfası oldu. Tanışıklığımız, sonraki süreçte dostluğa dönüştü. Sayfada yapılan paylaşımlarla ilgili olarak hafta telefonla görüştük, mesajlaştık. En son vefatından bir ay önce görüştük. Kemoterapi görüyordu, oğlumu biliyordu, görmek istedi. Oğlum o sırada Babaeski’deydi. Onun da adını Tarık koymuştum. Telefon açtım. 3 saat sınsa istanbul’a geldi. Birlikte yemek yedik. Bu buluşmamızdan bir ay sonra da kendisini kaybettik.”

O, İNANÇLI BİR İNSANDI

Tarık Akan’ı çoğu insanın kendisine sorduğunu hatırlatan Murat Hattatoğlu, “O, inançlı bir insandı, ateist filan değildi. Vefatından sonra bir linç kampanyası başlatanlar da oldu. Bu anlamda kendisine haksızlık edildi. içinde büyük bir insan sevgisi vardı. Her yıl Doğu ve Güneydoğu ilerinde, fakir, fukara çocuklarına dağıtılmak üzere çeşitli eşyalar gönderirdi. O siyasi bir figür değil, bir sanatçıdır, öyle de görülmesi gerekir. Erzurum’a film çevirmek üzere gelmiş. Gürcükapı’da çekildiği fotoğrafları var. Hiçbir dönem kimsenin adamı olmamış, düşüncelerini çekinmeden dışa vurmuş bir insandı. İnançlıydı, inancını içinde yaşardı. ‘Bana dua et’ diyen bir insan inançsız olabilir mi? Zaten Allah ona öyle bir ölüm nasip etti ki, eşi benzeri olmayan bir uğurlamayla, büyük kalalıkların katıldığı cenaze namazı sonrası son yolculuğuna uğurlandı” dedi. erzhaber