ARTIK ÜFÜRÜKÇÜ ADAY İSTEMİYORUZ!

SEÇİMLERE doludizgin gidiyoruz.

Malum, 24 Haziran’da hem cumhurbaşkanını ve hem de 600 milletvekilini seçmek için sandıkbaşına gideceğiz.

***

Acaba Erzurum olarak kaç aday adayımız var?

200’ün üzerinde olduğu bir gerçek.

Ama net rakam ne, bilinmiyor.

***

Bilinmeyen sadece milletvekili aday adaylarının sayısı değil.

Milletvekillerinin seçilmeleri halinde neler yapacağını, hangi hizmetleri Erzurum’a getireceklerini de bilmiyoruz.

***

Gerçi vakit henüz erken.

Çünkü ortada belirlenmiş aday yok, hepsi aday adayı!

Bu nedenle biraz beklemek gerek.

***

Ben işimi garantiye alıyor ve şimdiden sorumu soruyorum.

Aday olacak vekil sevdalılarının hazırlıklı olmalarında yarar var.

Seçim zamanında “ne yapacak, bu memlekete hangi hizmetleri, nasıl getireceksiniz?” sorusunun geniş kitleler tarafından kendilerine yöneltileceğinden emin olmalarını isterim.

***

Vatandaş gözünü açtı.

Yıllar öncesinin İstasyon Meydanı’nın dolduran ve “zam yap, zam yap” diye tempo tutan radikal partilileri yok artık.

***

Sıkıntı içinde olan hemen herkes, ülkeyi ve doğal olarak kendilerini selamete çıkartacak politikalar ve o politikaları uygulayacak aklıbaşında siyasetçiler istiyor.

***

Geçtiğimiz günlerde ERK Haber’den Orkun Çizmeli ile Sinan Özçaylak, hedeflerine orturttukları Ak Parti Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’nu hesaba çekmiş, “Bugüne kadar ne yaptın” diye sormuşlardı.

***

Doğrusunu söylemek gerekirse, Sinan da, Orkun’da Zehra Hanım’a haksızlık etmişler.

O sorunun muhatabı sadece Zehra Taşkesenli olmamalı, Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ ve MHP’li Kamil Aydın da dahil, tüm milletvekillerine aynı soru sorulmalıydı.

***

Öyle değil mi yani…

4 yılda ne yaptı sayın vekiller, hangi hizmeti ya da hizmetleri Erzurum’a getirdi de, en azından maaşlarını hak edecek çalışmaların altına imza attılar!

***

Haklarını aslında yememek lazım.

“Kulağa hoş gelen süslü ve beylik laflarla” insanları “umut yolculuğu”na çıkarmada üstlerine yok!

Ama “ortada ne var” derseniz…

Halep, arşın ve Erzurum!

Söylesinler, göstersinler yaptıklarını; gidelim, görelim, bilelim!

***

Vatan, millet, Sakarya nutukları kulağa oldum olası hep hoş gelmiştir, kitleler hop oturmuş, hop kalkmıştır!

***

Ama bu defa nutuk, mutuk sökmeyecek, yutmayacak insanlar; temelsiz, rastgele savrulmuş sözleri.

“Ekmek niye 50 kuruş, patates niye bir lira da, et niye 40 lira” diye soracak birileri.

***

Makarnaya, patatese, belki katıksız ekmeğe mahkum edilen, bilmem hangi çağrı merkezinde köle gibi çalıştırılan insanlara ne diyecek sayın adaylar, “hakkınıza kanaat getirin mi?”

***

Sözüm sadece iktidar partisinin adaylarına değil elbet, tamamına!

***

Aklıma gelenleri hemen sormak istiyorum;

Mesela…

Bir zamanların gelişmiş, refah içindeki Erzurum’u geri gelebilecek mi, görebilecek miyiz öylesi güzel, mutlu ve huzurlu günleri?

Göç nasıl önlenecek, özellikle Kuzey’deki köylerin, ilçelerin boşalmasının önüne nasıl geçilecek?

Yerli halkın aleyhine seyir gösteren demografik bozulma önlenebilecek mi?

Hayvancılığı kalkındırmak için hangi projeler uygulanacak?

İşsizliği giderme adına ne tür yollara başvurulacak?

Vatandaşın “ucuz elektrik ve doğalgaz” beklentisi gerçekleşecek, hava kirliliğinin önüne geçilebilecek mi?

Ekonomik durgunluk hangi mucize yöntemlerle giderilecek.

Kültürel erozyon nasıl önlenecek, isimleri hafızalardan bile silinmek istenilen “yerli ve milli” mahalle isimleri nasıl geri gelecek?

“Niteliksiz” yatıştırmasıyla resmen hakarete uğrayan tarihi Erzurum ve Nenehatun Kız Liseleri yeniden “nitelikli” hale dönüşecek mi?

***

Bunlar bir çırpıda akla gelenler, ama devamı gelecek.

Seçimlere kadar daha çook soracağız.

***

Kimse kusura bakmasın ama, artık kasaba siyaseti de siyasetçi zihniyeti de sizlere ömür.

Dedim ya, vatandaş gözünü açtı.

Şimdi moda sosyal medya.

***

O medyada çok çabuk iletişim ve etkileşim kurabilen milyonlar, anında organize olabiliyor.

Bu nedenle yalancının mumu yatsıya kadar bile yanma fırsatı bulmadan, anında deşifre ediliyor.

***

Demem o ki, artık kimse kül yutmuyor.

Kim, hangi aday neyi söyleyecek, nasıl söyleyecek, doğru mu söyleyecek, yoksa üfürecek mi?

Herkes kulak kesilmiş bekliyor.

***

İşin Türkçesi, kimse artık üfürükçü vekil istemiyor.

Değil midir ki, başımıza ne geldiyse hep o üfürükçüler yüzünden geldi…

***

Yeter artık!

Bundan böyle biz, hepimiz, dik duran, dürüst olan, yalan söylemeyen, Erzurum insanını temsil ettiğini bilen ve o bilinç ile hareket eden…

Hepsinden önemlisi de Allah’tan gerçek anlamda korkan, gözüne bu nedenle uyku girmeyen, çiğnediği haram lokma boğazında düğümlenen vekiller ve siyasetçiler istiyoruz.

***

Bulabilir miyiz öylelerini?

Ben, bulabileceğimizi ümit ediyorum.

Varsayalım ki, o beceriyi gösteremedik.

Kim bilir, bu defa belki de kuş gelir kayaya çarpar, belli mi olur!