HAYVAN PAZARINDA YAŞANAN DEVRİM!

ÇOK önceleri Erzurum’da “Mal Meydanı” dendiğinde, Karayolları’nın üst tarafında geniş bir bölgede yer alan Hayvan Pazarı gelirdi çoğu kişinin aklına.

Başta büyükbaş olmak üzere, canlı hayvan alıp-satmak isteyenler o meydanda bir araya gelir, alışveriş çok da iyiniyetli olmayan “meydan ağaları”nın, ya da bir başka ifadeyle tefecilerin kontrol ve gözetiminde gerçekleşirdi.

*

Mafyavari yöntemlerin geçerli olduğu, aba altından gösterilen sopaların gölgesinde gerçekleşen alıım-satım işilerinde hep bir tedirginlik yaşanır, o bölgelerde sürekli estirilen “bölücü terör” havası ve tehdidi, vatandaşa şöyle ya da böyle hissettirilirdi.

*

Daha çok bölge illerinden gelerek Erzurum’a yerleşen, zaman içinde Mal Meydanı ve çevresini kendilerine üs yapan, yerel yönetimlerin basiretsizliğinden, beceriksizliğinden ve belki iradesizliğinden yararlananların oluşturduğu “Kürt mafyası”, gücünü, yer değişikliği yapıldığı günlere kadar devam ettirdi.

*

Karayolları’ndaki Hayvan Pazarı’nın, EBK Kombinası altına taşınması kararı, dönemin MHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Mahmut Uykusuz zamanında alınmış bir radikal karardı.

*

Alınan ve uygulanan karar, son derece doğru olmakla beraber;  eski pazar yerinde yaşanılan ve yaşatılanların, dolayısıyla huzursuzluğun ve çıkar mücadelesinin olduğu gibi Kombina’nın altındaki yeni yere transferi, sosyal ve ekonomik anlamda çok da fazla bir rahatlamaya imkan vermedi, aynı sömürü düzeni orada da devam etti.

*

Öyle ki, Kombina’nın altındaki hayvan pazarında “güç gösterisine girişen çevreler” arasında kavgalar oldu, bıçaklar çekildi, silahlar konuştu, kan döküldü.

*

Dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler’in aldığı, Erzurum EBK Kombinası’nı Ilıca’ya taşıma kararı, bugüne kadar hayvan pazarlarında hükümranlık kurmuş kişi ve çevrelerin iştahını kaçırttı.

Önce Kombina Ilıca’ya, ardından hayvan pazarı, bir süre önce Pasinler yolu üzerindeki yeni yerine taşındı.

*

Hayvan pazarının şehir dışında yaptırılan, kontrolü tamamen Büyükşehir’de olan bir yere taşınması kararı, en az dönemin Belediye Başkanı Necati Güllülü zamanında alınan, genelevin Gölbaşı’ndan şehir dışına taşınması kararı ile eşdeğer düzeyde ve hatta bana göre o karardan çok çok daha önemli bir uygulamadır.

*

Mehmet Sekmen’in yaptığı işlerin önemli bölümüne eleştirel gözle bakan bir gazeteciyim.

Ancak, Başkan’ın yaptığı, Erzurum’un ve insanının yararına olabilecek konuları da görmezlikten gelmem, gelemem.

*

Örneğin Başkan’ın yaptırdığı Recep Tayyip Erdoğan Fuar Merkezi, “kötü işletmeciliğine” rağmen, takdirle karşıladığım, önemsediğim, Erzurum’a prestij kazandırdığına inandığım önemli hizmetlerden birisidir; takdir eder, yazarım!

Erzurum’un yığınla sosyal ve ekonomik sorunu dururken, kaynakların yok yere savrulmasına, örneğin akıbeti belli, çoğu kuruyacağı uzmanları tarafından ifade edilen ağaçlara harcanmasına karşı çıkar, bunu da eleştirerek yazarım.

*

Pasinler yolu üzerinde 160 bin metrekare alan üzerine oturtulan Doğu Anadolu Besi Materyali Toplama Merkezi ve Canlı Hayvan Pazarı takdir edilecek o hizmetlerden birisidir.

Bu yatırım sadece Erzurum’un ekonomik anlamda kalkınmasına katkı sağlamakla, hayvancılığı yine ve yeniden potansiyel bir güç haline getirmekle kalmayacak, şehrin güvenliğine de ciddi katkı yapacaktır diye düşünüyorum.

*

Bence Doğu Anadolu Besi Materyali Toplama Merkezi ve Canlı Hayvan Pazarı, şehrin güvenliği ve asayişinden sorumlu ne kadar birim varsa, en az o birimler kadar önemlidir.

Eğer bu pazarda işler sıkı tutulmaz, ipin ucu kaçırtılırsa, diğer pazarları ele geçiren, oralarda hüküm süren mafya zihniyetinin kendine burada da zemin bulacağından ve yuvalanacağından kimsenin şüphesi olmasın.

*

Demografik nüfus yapısının Erzurum’un yerli halkının aleyhine bir seyir sergilediği, sermayenin giderek el değiştirdiği, paranın “maraba ruhlu” insanların elinde toplandığı, yeterince yatırım yapılmadığı, yatırımlardan istenilen faydanın bir türlü sağlanamadığı bu şehirde Doğu Anadolu Besi Materyali Toplama Merkezi ve Canlı Hayvan Pazarı’nın kurulması, dolayısıyla Başkan Sekmen’in, “”Burası devletin kontrolünde olacak, dolayısıyla buradan birtakım yasadışı gruplar faydalanamayacak ve herhangi bir suistimale de fırsat verilmeyecek. Vatandaşımız, devletin kontrolünde; sayısına bakılmaksızın burada hayvanını arzu ettiği fiyatı bulursa satacak, yoksa kimsenin bir baskısı altında kalmayacak” şeklindeki açıklaması son derece önemlidir.

*

Demek ki, bundan böyle hayvan pazarında birileri istedikleri gibi keyfi hareket edemeyecek, at oynatamayacak, pazara malını satmaya gelen yetiştiriciye, köylüye müdahale etmeyecek, edemeyecek.

*

Bu bir devrimdir, hem de önemli bir devrimdir.

Bize de bu devrimi gerçekleştirenleri kutlamak düşer.