Dolar 32,5494
Euro 34,9004
Altın 2.427,77
BİST 9.645,02
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Erzurum 24°C
Az Bulutlu
Erzurum
24°C
Az Bulutlu
Per 23°C
Cum 20°C
Cts 21°C
Paz 21°C

KANLI YAZI-TURA!

KANLI YAZI-TURA!
12 Mart 2018 11:10 | Son Güncellenme: 12 Mart 2018 11:38

ELLERİ arkadan ağaca bağlanan bir kadının bebeğinin cinsiyeti için atıldı yazı-tura…

Kimi “akçik, yani kız”, kimi “manç, yani erkek” diyordu!

Neydi, acımasızca karnı yarılan annenin bebeğinin cinsiyeti?

Görgü tanıkları böyle anlatıyordu alçakca oynanan kanlı kumarı.

KIRMIZI DENİLDİĞİNDE AKLINIZA NE GELİYOR?

Hakemlerin cebindeki kart mı, yoksa  sevgilinize verdiğiniz gülün yakıcı rengi mi?

Belki vitrinde gördüğünüz kızıl elbise, ya da arenadaki matadorun boğayı çılgına çeviren kırmızı renkli pelerini.

Yolda kıvrılarak giden bir arabanın gözünüzde çizdiği kavisin ışıltısı da olabilir kırmızı, gökkuşağındaki 7 renkten biri de.

Toprağın rengi olamaz mı?

O da kırmızı sonuçta.

Toprakla buluşurken, oksijenle boyanan kan da öyle.

Toprakla her temasımda, ona her bakışımda; kızıl kanla yazılan tarihin sesini duyar gibi olurum nedense.

2004 yılında Durhan Üniversitesi’nin iki psikoloğu Russell Hill ve Rabert Barton, renk psikolojisi hakkında araştırma yapmışlar.

Sonuç!

Kırmızının üzerimizdeki etkisi bilimsel olarak da kanıtlanmış anlayacağınız.

Kan dolaşımı sayesinde görülen daha kırmızımsı bir deri, nasıl ki sağlık işareti sayılıyorsa…

Bendeki kırmızı da öyle!

Ama bir farkla…

Benim kırmızım, benim kızılım; uğrunda canımı vermekten kaçınmayacağım, şehit kanıyla boyalı şanlı bayrağım, gururum, şanım, şerefimdir.

12 Mart.

Erzurum açısından, Erzurumlular açısından önemli bir gün.

Tarihin dönüm noktası.

Yüz yıllık bir zaferin coşkusunu yaşadığımız böylesi bir günde, ne kadar hain varsa, hepsi karşımızda.

İstiklal Marşımız’ın kabulünün 97’nci yılında rahmet ve minnetle andığımız Mehmet Akif’in dediği gibi;

Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela işbirlikçi şebekelerin tümü el ele, kol kola.

Diyorum ki, bir Ermeni okullarında okutulan nüsvedde ders kitaplarında, bayrağımızın ayaklar altındaki fotoğrafı…

Bir de bizim asaletimiz…

Onlar yalan, iftira ve zulmü çağrıştıran bilgiler aktarıp, Türk düşmanlığını çocuklarına aşlarken, bizler bilgi, sevgi, barış ve kardeşlik duyguları altında yolumuza devam ediyoruz.

Olsun!

Böyleyiz ve de iyiyiz.

Herkese ve de her şeye rağmen.

Ermeni’nin yalanı, iftirası, ihaneti ortada.

O yalanları çürüten gerçekler de ya toprağın altından fışkırıyor, ya da arşivlerin tozlu raflarında duruyor.

Sosyal bilimlerin en temel disiplinlerinden birisi olan tarih, geçmişte yaşanmış olayları yer, sebep-sonuç ilişkisi belirterek inceleyen bilim dalıysa eğer…

Hodri meydan!

Halep oradaysa, Erzurum da burada.

Biz öyle alçakca yazı-tura atarak kumar oynamayacağız.

Gelsinler tarihin sayfalarını birer birer çevirelim.

Kim zalim, kim mazlum çıkacaktır ortaya.

Tabi onların ve şakşakçısı ağa babalarının yürekleri yetiyorsa!

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.