SU DEĞİL SANKİ GÖZYAŞI AKIYOR

ERZURUM kültür mirasının önemli parçalarından olan, Doğu’dan gelebilecek saldırılara karşı koyabilmek için geçitlere ve yollara hakim tepeler üzerinde bir buçuk asır kadar önce Türk mühendisler tarafından projelendirilen, yapımlarında halkın da canla başla çalıştığı tabyaların çoğu viraneye dönerken, ayakta kalmayı başarmış birkaç yapıttan birisi olan Aziziye Tabyası’nın damından aşağı gözyaşı misali akan yağmur ve kar suları verdiği görüntüyle insanın içini acıtıyor.

Kent merkezine yaklaşık 5 kilometre uzakta bulunan, yöre halkının “tabyalar” diye tanımladığı Topdağı’nda birisi Aziziye, diğeri Mecidiye olmak üzere iki tabya bulunuyor. Şehrin değişik tepe ve dağlarına bin bir emek ve çalışmayla yerleştirilmiş 23 tabyadan birisi olan, Osmanlı-Rus savaşlarında göğüs göğüse kanlı çarpışmaların yaşandığı Aziziye Tabyası’na bugünlerde yolu düşenler gözlerine inanamıyor.

Günümüzden 144 yıl önce, 9 Kasım 1877 gecesinde Ruslar’ın ani baskınına uğrayan Aziziye Tabyası’nda bir insanlık dramı yaşanmış, uykuda olan çok sayıda Türk askeri süngülenerek katledilmiş, şehit askerlerin akan kanları da tabyanın dış duvarlarına bir daha silinmemek üzere yapışıp kalmış, bu dramatik olay TRT tarafından yayınlanan “Duvardaki Kan” dizisiyle ekranlara da gelmişti.

Yıllar evvel oluk oluk şehit kanının aktığı ve duvarlarında acı izler bıraktığı, o gün bugün silinmeyen Aziziye Tabyası duvarlarında bu defa damdan akıp gelen kar sularının yansıttığı görüntüyü gözyaşı seline benzeten vatandaşlar, kutsal emanetlere gereken önemin verilmemesinin acı ve öfkesini duyuyorlar.

Topdağı’na uzanan yolun giriş noktasında para alanların hem Mecidiye ve hem de Aziziye adı altında sıralanan üç tabyanın bakımını yapma mecburiyetinde olduklarını belirten vatandaşlar, “Para almasını bilenler, tarihi emanetlerin bakım ve temizliğini yapmasını bilmeliler” diye konuşuyorlar. erzhaber