YILMAZ’DAN CEVABI ZOR SORULAR

BÜYÜK Birlik Partisi (BBP) İl Başkanlığı tarafından yürütülen Erzurum’un sosyal ve ekonomik sorunları ile bu sorunların nedenlerine yönelik çalışmalarda sergilenen acı tablo yürek burkarken, yaşanılan sıkıntıların çözümüne yönelik sünülen reçete ilgiyle karşılandı.

Geçtiğimiz gün düzenlediği toplantıda hazırladıkları “Erzurum İçin Pozitif Ayrımcılık” projesiyle ilgili bilgileri kamuoyu ile paylaşan BBP İl Başkanı Ahmet Eşref Yılmaz’ın son 40 yıla yönelik verdiği bilgiler, Erzurum’un hiç olmadığı kadar büyük kayıplar yaşadığını, 10 kadar bölge müdürlüğünün yanında çok sayıda imalathane, fabrika ve işyerini kaybettiğini, dolayısıyla kapatılması pek de mümkün gözükmeyen yaralar açtığına işaret etti.

POZİTİF AYRIMCILIK İSTİYORUZ

Erzurum’un her geçen yıl daha büyüyen sosyal ve ekonomik sıkıntılarına yönelik yaptıkları gerçekçi çalışma ve değerlendirmeler ile dikkat çeken BBP İl Örgütü’nden bu defa da “pozitif ayrımcılık istiyoruz” sesleri yükseldi.

Konuyla ilgili olarak düzenlediği basın toplantısında yaptıkları çalışmalar ile ilgili bilgi aktaran Başkan Yılmaz’ın değerlendirmelerini erzurumdanhaberler olarak biz de gündeme taşıyalım, kamuoyunun dikkatlerine sunalım istedik. Titiz şekilde hazırlandığı gözlerden kaçmayan pozitif ayrımcılık çalışmasında dikkat çeken başlıklardan bazılarını şöyle sıraladık:

NELER VAR NELER!

Erzurum’da asgari geçim indirimi; yaşayanların ısınma, giyim, gıda ve ulaşım harcamaları diğer şehirlerle kıyaslanarak hesap edilmelidir…

Erzurumlu üreticilere verilen devlet desteği ve teşvik oranları, ağır iklim şartları göz önünde tutularak yüksek tutulmalıdır.

Erzurum’dan alınan vergilerin, yaşam koşulları göz önünde bulundurularak düşürülmesi şarttır.

Erzurum’un Ankara’ya olan uzaklığı 900 kilometre, Azerbaycan, Gürcistan ve Rusya’ya olan uzaklığı ise 500 kilometredir. Mesafelere bakılarak Erzurum’un uluslararası bir ticaret merkezi haline getirilmesi gerektiği kendiliğinden ortaya çıkmaktadır.

Yılın büyük bölümü kar altında kalan Erzurum’a ya üniversiteler bünyesinde, ya da bağımsız olarak tıpkı İngiltere’de İsviçre’de, Yeni Zellanda, Amerika veya Japonya’da olduğu gibi, kar enstitüsü ya da kış üniversitesi kurulmalıdır.

Kurulması mecbur hale gelen bu enstitü veya üniversitenin diğer eğitim birimlerinden veya araştırma enstitülerinden farklı hedefleri ve yöntemleri olmalıdır.

Üniversite ve özel sektör işbirliği ile kışa yönelik mont, kaban, ayakkabı üretimi yapılacak işletmelerin kurulması, projelerin desteklenmesi bölge ekonomisinin canlanmasına hız kazandırabilir.

Erzurum’daki konutların önemli bölümü, sıcak iklim şartlarına göre, sanki Antalya’da yapılıyormuş gibi inşa edilmektedir. Kurulacak enstitü ya da üniversitede, kar-kış mühendisliği bölümünün yapacağı çalışmalarla kış şartlarına elverişli, Erzurum’un mimari yapısının değişimi sağlayacak projeler üretilmelidir. erzhaber