BÖYLE ESNAFA ÇOK İHTİYAÇ VAR

İSPİR‘e yolu düşenin gözleri; hele de birkaç gün kalıp, ilçeyi kolaçan etme fırsatı bulacaksa, Cumhuriyet Caddesi’nin hemen köşesindeki “Peynirci Baba” adını verdiği mütevazı dükkanında yöresel ürünleri şov yaparcasına satan Mustafa Güven’e mutlaka takılacaktır.

Sırım gibi vücuda sahip, bir yağız delikanlı. Her gün o çuvalı kaldırıp, ötekini indiriyor, bir yandan müşteri ağırlıyor, bir yandan eksilen ürünlerin yerine yenilerini koymak için yöre insanı ile temasa geçiyor, bal alıyor, yağ satıyor, kuru gıda, bakliyat akla ne geliyorsa, deyin ki 50 metrekareyi ancak bulan dükkanında müşteriye sunuluyor.

SİNEK DE YOK Kİ AVLANSIN

Ürünleri, kendisi gibi kalite. Her ne kadar çuval kaldıra-indire belini zedelemişse de, şimdilik buna çok da aldırış etmiyor, edemiyor çünkü günü değerlendirmek gerekiyor. Sezon bitti, Karadenizli bölgesine, evine, ocağına çekildi mi, geçmiş ola. Bir kış boyu sinek de bulunmuyor ki, İspirli avlasın!

YETER Kİ MÜŞTERİ DÜKKANA GİRSİN

Bugünlerde akın akın gelen Rizeliler’e mal satmak için, kimseyle değil, kendisiyle yarışıyor Mustafa. Müşterinin dikkatini çekmenin önemini kavrayan, dolayısıyla işi şova dökmeyi ihmal etmeyen Mustafa, hiçbir şey yapamıyorsa boş bir cam kavanozu eline alıp gelen, geçene “İspir havası” satmaya çalışıyor. Hani yeterki müşteri dükkandan içeri girsin. Giren kim olursa olsun, havanın dışında çok şey almış olarak dışarı çıkıyor.

YOL UZUN VE YORUCU

İspir malum Erzurum’un bir ilçesi. Ama Erzurum’dan ne geleni var, ne de gideni. Tabi bu olumsuzluğun altında uzun ve yorucu bir yolculuğun yaşattığı zahmet de yatmıyor değil. 

Deyin ki il ile ilçe arasında 140 kilometre bir mesafe. Yüksek, inişli-çıkışlı dağlar, bıktırıyor insanı. Bu nedenle Erzurum’dan insanlar dinlenme ve piknik yapma adına daha kolay ulaşacakları Hasankale’yi, Tortum’u, Uzundere’yi tercih ediyor.

Hal böyle olunca, Erzurum insanının öksüz bıraktığı İspir’e, doğal olarak Rizeli sahip çıkıyor, iyi ki de çıkıyor.

Hani Rize’den gelenler de olmasa, İspir’de hayat durur, insanlar sadece kendi yağları ile kavrulmaya çalışırlar, tabi o da yeterli olursa.

ÇORUH BİR BAŞKA GÜZEL

Doğal güzellikleri ile öteden beri bilinen, Çoruh’un kattığı değer ile bambaşka bir yer halini alan, baraj gölleri ile de çok önemli bir turizm potansiyeli haline dönüşen İspir’e en kolay ve rahat şekilde ulaşabilmeyi sağlayacak iki tünel çalışmasının (Dallıkavak ve Kırık) ivedilikle bitirilmesi gerekiyor.

Bir ara ihaleleri iptal edilen tünellerde çalışmaların yeniden başlamış olması, sevindirici bir gelişme olarak görülüyor.

DOKUNUŞLA BALIN KALİTESİNİ ANLARIM

Sabahın erken saatinde dükkanını açan, ürün dolu çuval ve kutuları tek tek dışları çıkartan, tezgahını dizen ve temizleyen Mustafa, kendisini “bal uzmanı” olarak görüyor. “Parmaklarım bir laboratuvar hassasiyetindedir. Küçük bir dokunuşla balın kalitesini anlarım, hiç de yanılmam” diyen Mustafa ile İspir’de kaldığımız birkaç günde dost olduk.

İNGİLİZCE’Yİ KENDİNE ÖĞRENMİŞ

İşletme fakültesi mezunu Mustafa, işin içine girince yabancı dilin önemini kavramış. Boş zamanlarında internet sayesinde yabancı dilini geliştiren Mustafa, bu anlamda da hayli mesafe almış.

Çalışma azmi ve disiplinine hayran kaldığım Mustafa gibi, işini iyi yapan insanlarımızın sayılarının artması dileğimiz olsun.

Öztürk Akkök