Dolar 32,3122
Euro 35,1016
Altın 2.279,32
BİST 8.962,95
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Erzurum 13°C
Az Bulutlu
Erzurum
13°C
Az Bulutlu
Cum 13°C
Cts 15°C
Paz 16°C
Pts 16°C

HAKSIZ BİR ELEŞTİRİYE VİCDANİ CEVAP

HAKSIZ BİR ELEŞTİRİYE VİCDANİ CEVAP
4 Ağustos 2017 15:57

BAŞBAKANLIK‘ta, Devlet Bakanı sayın Kâzım Oksay’la çalıştığım dönemde Diyanet kadrosunu yakından tanıdım.
Diyanet, çalıştığım Bakana bağlıydı.
Tayyar Altıkulaç ve sonradan AKP’den Devlet Bakanı olacak olan Prof. Said Yazıcıoğlu değerli başkanlardı.
Hemen kaydedelim; tanıdığımız bütün başkanlar Görmez’le mukayese kabul etmyecek değerlerdi. Helâllik istedi ama, dilimiz helâllik vermeye bir türlü yanaşmadı. O’nun kadar Diyaneti siyasetin içine çeken bir başkan gelmemişti. Yaptığı tarafgirliğin mükâfatını bir bakıma azledilerek almış oldu.
12 yıla yakın bir süre Başkanlık koltuğunda oturan Mehmet Nuri Yılmaz ise hemşehrimiz.
O’nunla ağabey-kardeş ilişkisi içerisindeyiz. Ailece görüşürüz. Hemen her günümüz birlikte geçer.
Geçenlerde yandaş gazetede bir yazı:
Güya, 28 Şubat döneminde askerler dine savaş açmış, dönemin başkanı Yılmaz bu savaşa karşı çıkmamış.
Ayrıca, bir albayı Diyanet’e alarak, askerlerin kurumu izlemesine fırsat tanımış.
Her biri yalan olan bu cümleler için muhataplarına “Allah’tan korkun” demeyeceğiz. Zira onların böyle bir derdi olduğunu sanmıyoruz. İşleri güçleri yalan, iftira ve hedef gösterme.
Bu yalanların hangi birini düzeltelim?
Bir kere 28 Şubat’ta askerler dine karşı değil, din istismarcılarına karşı devleti korudular. O refleks tam anlamıyla işletilebilmiş olsaydı her halde 15 Temmuz gibi bir kâbusu yaşamıyor olacaktık.
Bire bir tanığıyım. Sayın Mehmet Nuri Yılmaz hocamız sadece o dönemde değil, görev yaptığı tüm yıllarda Diyanet İşleri’nin baskı altına alınmasına hiç bir şekilde izin vermedi.
28 Şubat’ta hiç bir personelin mağdur edilmesine kapı aralamadı.Hiç birini mağdur etmedi, ettirmedi.
Albay meselesine gelince; sözü edilen Albay’ı daha önceki görevinden tanıyordu.
Hemşehrisiydi, ahbabıydı.
Emeklilikten sonra mütevelli heyetinin kararıyla 150 lira gibi düşük bir ücretle Diyanet Vakfı’na alındı. Esasen, nitelikleri uygun olmadığı için Diyanet kadrosuna alınması da imkânsızdı.
Vakıfta rutin işlerle ilgilendi.
Yandaş gazeteyi açığa düşüren yalanlardan birisi de budur.
Sözü edilen albay Diyanet Vakfında iki yıl gibi kısa bir süre çalıştı, milletvekili adaylığına başvurduğu için görevinden istifaen ayrıldı.
Yılmaz, 28 Şubat döneminde başörtüsü yasağı konusunda askerleri cesaretle uyardı.
Tam ikna etmişti ki, dönemin YÖK direnişiyle bu teşebbüs akamete uğratıldı.
Yılmaz Hoca, medeni cesareti hayli yüksek bir yöneticiydi.
Bağlı olarak çalıştığı Hükümet erkânına yalakalık yapmadığı gibi onların usulsüz tekliflerine hep karşı çıktı.
Diyanet’i siyasete bulaştırmadı.
Diyanet kadrosunu kimselere yem etmedi.
Diyanetin bütçesini kuruşuna kadar yerinde, tasarrufla kullandı.
Eski model bir Mercedes’e bindi
Zırhlısını aklına bile getirmedi.
Halkın sevdiği bir başkan oldu.
Emekliliğinden sonra sokakta birlikte yürüdüğümüzde boynuna sarılıp sevgilerini, saygılarını ileten insanlardan, adeta adım atamaz hale geliyoruz.
Çocukları çantacılık yapmadı.
İhalelere aracılık etmediler.
Ailece halâ mütevazı bir hayatın içindeler.
İsteseydi Diyanet imkânlarını kullanarak bir vakıf kurar, emeklilikten sonra kendisine güzel bir mekân ve meşgale konusu ayarlayabilirdi.
Meşgalesi gazete ve televizyonlarda insanları aydınlatma hususunda devam etti, ancakböyle bir mekânı olmadı.
Evine her gün dolmuşla, otobüsle gidip-geliyor.
Koruma hakkı olduğu halde onu bile istemedi.
Mehmet Nuri Yılmaz gerçek bir din âlimi olarak görevini yaptı.
Gören gizler, hassas vicdanlar Yılmaz’ı yüreklerine bu nitelikleriyle kaydetti.
Bizim yüreğimizdeki yeri de böyledir.
Sağlık diliyoruz.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.