ATASÖZLERİ; geçmişten gelen, yaşanmışlıklar sonucu hafızalara kazınmış ve hemen herkes tarafından da benimsenmiş, “anayasa” niteliğinde ifadeler manzumesidir.
Türkçede “sav” ve “irsal-i mesel, darb-ı mesel” olarak adlandırılır.
Atasözleri bir toplumun duygu, düşünce, inanç ve kültür yapısını yansıtır.
Atasözleri kim tarafından ne zaman söylendiği bilinmediğinden, anonimdir.
Halkın ortak duygu ve düşüncelerinin yanında, muhteşem zekasını ve dil zevkini de yansıtır.
Atasözleri toplumun ve insanlığın yaşam felsefesidir.
İnsanlarda bulunan sevgi, kıskançlık, bencillik, dostluk, düşmanlık gibi duygular evrenseldir.
Bu duyguları yansıtan atasözleri de evrenseldir.
Atasözlerinin konuları, çoğu zaman kullanıldıkları bölgeye ve ülkeye göre değişiklikler gösterir.
Birçoğu bir memleketin kültürünü yansıtır.
Atasözlerinde öğüt ve yargı vardır.
Atasözleriyle deyimleri birbirinden ayıran en önemli özellik budur.
İlimizde yaygın olarak söylenen Atasözlerinden bazılarını şöyle sıralayabiliriz.
“İyilik et suya at, balık bilmese Halik bilir.” “İki it bir gapta bal yemez.” “Kadın malı üst eşiktir. Gidip gelende başın vurursun” “Kızını dövmeyen, dizini döver” “Karga ile konuşanın konacağı yer çöplük başıdır!” “İt kursağı yağ götürmez!” “Atlı sığarda, itli sığmaz.” “Başı bezeklinin aşı tezekli olur.” “ Mart ayından sonra ekilen darıdan, gündönümünden sonra çıkan arıdan, kocasından geç kalkan kadından hayır gelmez.” “ Hizmekerden ağa olan kahveyi yıkar sesiynen, beslemeden hanım olan kurnayı kırar tasınan.” “ Kılda keramet olsa keçi evliya olur.” “ Ağır otur batman gelesen.” “ Ne doğrarsan aşına, o gelir kaşığına.” “ Dün cin olmuş, bugün adam çarpar.” “ Bakarsan bağ, bakmasan dağ olur.” “At binicisini, yiğit hasmını karşıdan tanır.” “Bekârın parasını it yer, yakasını da bit” “Büyük işin büyük derdi olur.” “Can çıkmayınca huy çıkmaz.” “Çıra dibine ışık vermez.” “Çürük iple kuyuya inilmez.” “Çayırı düz al, garıyı kız al” “Çok koşan tez yorulur.” “Dereyi görmeden paçayı sıvama.” “Deli deliyi görende değneğini saklar.” “Cahile konuşan âlim olamaz.” “ Evinde yoktur ayran aşı, kendi gezer bölükbaşı.” “ İyiliğe iyilik her kişinin işidir. Kötülüğe iyilik er kişinin işidir.” “ Hırsız evden olunca öküz bacadan çıkar.” “Her yokuşun bir inişi vardır.” “ Gazan kaynamasa kaşık oynamaz.” “ Hazıra dağlar dayanmaz.” “ Harmana giren porsuk, dirgene dayanır.” “Ne koyarsan aşına o gelir başına.” “ Kapını kilitli tut, komşunu hırsız tutma.” “ Kızı gelin eden anasıdır.” “ Kaldıramadığın yükün altına girme” “ Minareyi çalan kılıfını hazırlar.” “ Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır.” “ Ne koyarsan aşına o gelir başına.” “ Ummadığın taş yarar baş.” “ Yalanın binası olmaz.” “ zengin arabasını dağdan aşırır.” “ Zorla güzellik olmaz.” “ Sıçandan doğan davarcık keser.” “ Sirke ne kadar sert olsa, kendi küpünü patlatır.” “ Korkma Mart’ın kışından, kork abrelin beşinden, öküzü ayırır eşinden.” “ Et’le tırnak arasına girilmez.” “ Göz gördüğünden, kulak işittiğinden korkar.” “ Kızını dövmeyen dizini, oğlunu dövmeyen kesesini döver.” “ Çürük tahta mıh tutmaz.” “ El atına binen tez yener.” “ Her yüze güleni dost sanma.” “ Zengin arabasını dağdan aşırır, fakir düz ovada yolunu şaşırır.”