Dolar 32,3972
Euro 34,6310
Altın 2.392,24
BİST 10.045,74
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Erzurum 19°C
Hafif Yağmurlu
Erzurum
19°C
Hafif Yağmurlu
Çar 16°C
Per 15°C
Cum 15°C
Cts 12°C

DADAŞIM BU GİDİŞ NEREYE?

DADAŞIM BU GİDİŞ NEREYE?
12 Nisan 2021 19:50 | Son Güncellenme: 12 Nisan 2021 19:51

HER tanım bir sınırlamadır. Dadaşı tarif etmek, onu sınırlandırmak demektir.

Halbuki Dadaş hiçbir sınırlamanın içine hapsedilemeyecek kadar geniş bir anlamı ifade ediyordu.

Dadaş, Erzurumlu’nun genel bir adıydı. O, bir yaşama şekliydi, bir duruş, bir hayata bakış ve kendini başkalarından sorumlu tutuştu. Vatanın ve mabedin bekçiliği idi. Onu diğerlerinden ayıran temel fark buradaydı. O, bir edepti, mertlikti, sevgiydi, korumaktı, namustu, bu değerlerin çelikleştirdiği  bir adamdı.

Dadaş bir destanın içinde doğar, o destanın içinde kalır, destanlaşırdı.

Anadolu’ya 1945 rakımlı tepeden bir gözcü gibi bakan. tarih boyu hep nöbette olan halinle sen, hep nöbette, hep tetikte olduğun için istikbal ve Türkiye güvende olmuştu.

Üzgünüm ama, modern zamanlar her şeyi bozduğu gibi, seni de etkiledi, değiştirdi ve bir başka şeye dönüştürdü.

Değerlerinin adamı olmaktan uzaklaştın; paranın, şöhretin, makamın, mansibın zebunu oldun. Şimdi bencilliğin, egoizmin, kendi değerlerine ihanet etmenin girdabında çırpınıyorsun. Artık hiç bir değer üretmiyosun. Asırlardır üzerine titrediğin ilkelerini tüketmekle meşgulsün. Onulmaz bir tüketim çılgınlığına kaptırdın kendini.  Çağın hızı ve hazzı senin aklını başından aldı. Yeni edindiğin kutsallarına çocuklarını kurban ediyorsun. Güvenilir olmaktan uzaklaştın, Türkiye sana güvenirken, şimdi komşuna bile itimat telkin edemiyorsun. Her komşu diğerinin rakibi oldu; rakibi, yani kurdu. Kazanma iştahın hiçbir ölçü tanımıyor, her yol mübah. Eşyalaşıyorsun, kendine yabancılaşıyorsun.

Ďadaş, anasından bir vatansever ve İslamsever  olarak doğardı. Harem-i ismetinde mukaddes Türk anası vardı ve vatanın ve mabedin bekçisiydi. Ne yazık ki, şimdi, başka bağlılık ve bağımlılıkların oluştu, başka değerler edinmeye başladın. Tutkuların değişti, irfanın bencilliğe inkılâp etti, Dadaşlık vasfını kaybetmek üzeresin.

Sen vakarını Palandöken’in özgürlük tutkunu yüksek rakımlı zirvelerinden alırdın. Şimdi  arzularının, kazanma tutkununun, nefsinin esiri oldun ve servetinden vakar devşirmeye başladın. İlâhi iklimden uzaklaştın, mabedin bekçisi olmak yerine lüks otomobillerin, gösterişli evleri tutkunu haline geldin.

Oysa sen, kahramanlığın beşiğinde sallanarak büyür ve istikbale böyle hazırlanırdın. Ninnilerin, kahramanlık Türkülerin değişti.

Herkes de biliyor ki, Dadaş bir hikâyesi olan insandı. Uzun kış gecelerinde bu hikâyeler Dadaşın gönlüne ilmek ilmek işlenirdi.

Dadaş sıfatının verdiği güven ve sıcaklık, Türkiye’yi sarıp sarmalardı. Ahde vefa, diğergamlık, özü sözü bir olmanın çelikleşmiş ifadesidiydi.

Dadaşım, devran deģisti ve sen de değiştin. Dağlara baş eğmeyen Dadaş, modernizmin, kapitalizmin parıltılarla sunduğu yalanlarına kapıldı. Senin asil ruhun, senin olmayan bir bedene geçti; dolayısıyla senin olmayan beden, senin olan ruhunu değiştirdi, çürüttü.

Hakikat güneşini cebinde kaybettin. Sanki savruluyorsun.

Çare; içine tıkıldığın bu zindanı yıkmak ve tekrar hakikate giden yolu bulmaktır. Bu içine daldığın yol çıkmaz. Bu yol karanlık, bu yol tuzaklarla dolu.

Özentiyi bırak, kendin ol ve atalarından devraldığin değerleri yeniden kuşan, aldığın emaneti gelecek nesillere hakkıyla teslim et.

Fetrettesin. Dadaşlığı yeniden kuşan ve fetretini sona erdir; yarınlar senden doğacak şafağın ışığını beklemektedir.

Senin geçmiş tarihin, talihindi. Tarihin şimdi sana bir yük! Onu omuzlayacak takatin kalmadı. Zamanın ikindisindeyiz. Gücünü topla ve atalarının mukaddes mirasını devral. Oyun oynaş zamanı degil. Sana kurulan hedonizmin, nihilizmin, deizmin tuzaklarını paramparça et ve İlahi sese kulak ver teslim ol.

Bir kibrit çakımlık hayatın süslerine aldanma.  Ayrılık kavuşmak içindir. Gurbette söylenir sıla şarkısı. Yitirmek, bulmak içindir. Ot gibi varolacağına, düştüğün yerden kalk ve yeniden tırman.

Dünyamızı aydınlatan güneş birgün sönecek, dünya yok olacak. Bizden öceki insanlardan geriye kala kala sadece kemikler kaldı, belki bizden onlar da kalmayacak.

Başka dünyalarda başlamış ve bitmiş olan macera, yine bir başka (ahiret yurdu) dünyada başlayacak. Hesap günü gelmeden, nefsini hesaba çek.

Ramazan iklimine girdik. Sonsuzluk seni kuşatsın ve ruhunu bütün dünya kirlerinden arındırsın. Rahmet yağmurlarında ıslan ve yeni baştan imanını tazele. Ölmeden önce öl ki diri olasın ve İlahi günde mahcup olmayasın.

Haydi ne duruyorsun!

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.