Dolar 32,4375
Euro 34,7411
Altın 2.439,70
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Erzurum 24°C
Az Bulutlu
Erzurum
24°C
Az Bulutlu
Pts 24°C
Sal 20°C
Çar 15°C
Per 14°C

VALİ SAYIN MUSTAFA ÇİFTÇİ’YE ARZUHALİMDİR!

VALİ SAYIN MUSTAFA ÇİFTÇİ’YE ARZUHALİMDİR!
23 Ağustos 2023 12:50 | Son Güncellenme: 23 Ağustos 2023 13:24

SAYIN Vali…

Öncelikle yeni görevinizin hem size, hem şehrimize ve hem de ahali olarak bizlere hayırlı olmasını, arzu ettiğimiz hizmetleri getirmesini; neredeyse unuttuğumuz mutluluk şarkılarını söyletmesini ve omuz omuza vererek “dayanışma ruhu”yla “büyük hedeflere” doğru emin adımlarla yürümemizi sağlatmasını diliyorum.

*

Çok temkinli ve bir o kadar da dikkatli şekilde, kelimeleri özenle seçerek yazımı kaleme almaya gayret edeceğim!..

*

Çünkü, ikisi yüksek lisans olmak üzere toplam 7 diploma sahibi bir valiyi, bir devlet adamını muhatap alarak yazmak, öyle kolay bir iş olmasa gerek.

*

“Tereciye tere satma” gibi bir yanlışlığa asla düşmek istemem.

Sürç-i lisan edersem, şimdiden affola!

*

Bu şehirde doğmuş, bu şehrin kadim kültürü ile biçim almış, şekle girmiş, eğitimini baştan-sona bu şehirde tamamlamış, mesleki anlamda tercihini gazetecilikten yana kullanmış, dolayısıyla “yüksek lisans tezini(!) uygulamalı olarak” 43 yıldan beri şehrin caddesinde, sokağında, mahallesinde ve ilçesinde yapmış, 20-25 yıl öncesine kadar sizin de bildiğiniz gibi, Doğu’nun Paris’i olarak anılırken, beyin ve sermaye göçüyle birlikte çeşitli olumsuzluklar ve ihmallerden dolay hem bu özelliğini ve hem de gücünü kaybetmiş Erzurum’un bunalımlı haline yakından tanık olmuş bir vatandaş olarak düşüncelerimi dile getirmek istiyorum.

*

Bir zamanlar, “sözünü ve gözünü budaktan esirgemeyen”, onurundan, gururundan, vatan sevgisi ve bayrak aşkından asla ödün vermeyen, ekmeğin ve sevginin paylaşılarak büyüdüğünü bilen; bugün ise ne yazık ki, o özelliklere sahip insanlarının sadece “hayaletlerinin” sokak aralarında dolaştığı, üzeri bir karış toz bağlamış, damlarından örümcek ağlarının sarktığı, şarkısı, türküsü hüzne ve uğultuya dönüşmüş, heyecanı tükenmiş, hemen her alanda “topal koyunların önde olduğu” bu şehre geldiniz, hoş geldiniz, şeref verdiniz.

*

Sizi karamsarlığa sürüklemek asla istemem.

*

Ancak “suyu getiren ile testiyi kıranın bir tutulduğu”, deneyimin, bilginin, görgünün, tecrübenin yerini başka saiklerin aldığı, bir “üniversite şehri” olarak bilinmesine ve anılmasına rağmen eğitimin çok arkalara itildiği, sanatın hiç akla gelmediği bu şehrin, silkinerek ölü toprağını üzerinden atması ve yeniden, büyük bir aşk ve iştiyakla bölgesinin merkezi haline gelmesi gerekiyor.

*

Hemen her alanına siyasetin egemen olduğu, cemaat ve tarikat mensubu insanların köşe başlarını tuttuğu, ticaretin tekelleştiği, sermayenin özelleştiği, işsiz sayısının çığ gibi arttığı, kahvehanelerin işsiz gençlerle dolup taştığı Erzurum, yaşanan olumsuzluklar nedeniyle sürekli göç verir hale deldi.

*

Kısaca özetlemek gerekirse efendim; Erzurum’un kadim “dadaş kültürü” ile yetişmiş, insanları şehirden kaçarcasına uzaklaşırken, yerlerine çevreden yığınlar, sel gibi, akarcasına, üstelik kendi kültür ve alışkanlıkları ile koşar adım geliyorlar.

*

Bir zamanların dost buluşmalarına sahne olan, ayaküstü sohbetlerinin sıklıkla yapıldığı Cumhuriyet Caddesi’ne; şimdilerde de yine dolaşmak amacıyla çıkan yerli halktan birileri, selam verecekleri bir, bilemediniz iki tanıdık sima ile karşılaştıklarında, kendilerini şanslı sayıyor, mutlu oluyorlar.

*

Olmaz biliyorum…

O güzel, o kültürlü insanları bulmanın, caddesinden, sokağından yükselen samimi sesleri duymanın artık mümkün olmadığının, olmayacağının çoğu umutsuz insan gibi, ben de farkındayım.

*

İmkansızı istemek, olmayacak duaya amin demeye benzer.

*

Erzurum’un yeni hedeflere, yeni ufuklara ihtiyacı var.

*

Şanslı bir döneme girdiğimiz inancındayım.

*

Siz yenisiniz. İl Emniyet Müdürü yeni. İl Milli Eğitim Müdürü yeni. Vakıflar Bölge Müdürü yeni. Gençlik Spor İl Müdürü yeni.

E üç de “nur topu gibi” yeni milletvekilimiz oldu.

Hele Erzurumlu Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i şimdilik bu halkaya dahil etmiyorum.

*

Yeni olmayanlar arasında işini iyi yapan kamu görevlileri de yok değil.

Sağlık Müdürü Gürsel Bedir, “Nüfus” dendiğinde ilk akla gelen isim Zeki Çakmur ve Kültür ve Turizm İl Müdürü Cemal Almaz hizmetleri ile takdir toplayan isimler.

*

Bir şehrin ahalisi daha başka ne isteyebilir ki?

*

Kimsenin kimseyi tanımadığı, hakkında yorum yapamayacağı, kara kaşı ve gözüne bakarak değil, yaptıkları ya da yapamadıkları ile değerlendirilebileceği bu yeni dönemi şans olarak görüyorum.

*

Önünde herhangi bir gelişme plânı olmayan, insanların el yordamı ile yolunu bulmaya çalıştığı, o üstün beceriye sahip bir grup yeteneklinin(!) ise yolunu fazlasıyla bulduğu bu şehre atanan siz Sayın Vali Mustafa Çiftçi Bey’e Allah’tan güç, kuvvet ve “bolca sabır” vermesini diliyorum.

*

Başta Erzurum Valiliği olmak üzere, çoğu kamu kurumunu kanser hücresi gibi saran, gerçeklerin görülmemesi ve duyulmaması için azami gayret gösteren, başarıyı ve başarılı insanı asla hazzetmeyen geniş bir taifenin, gözünüzü ve önünüzü kapatmaya çalışacaklarından şüphe duymadığımı özellikle belirtmek istiyor…

Siyasetin ve ataletin değil adalet ve asaletin ön planda tutulduğu bu şehirde eşim, çocuklarım ve torunlarım ile birlikte huzur içinde yaşamayı umut ediyorum.

Saygılarımla

YORUMLAR

  1. İhsan Ataman dedi ki:

    Bir Vali şehrin kaderini değiştirebilir mi? Şehir halkı ve siyasi temsilcileri yeterince istekli, gayretli ve iş bilir olursa bir vali bir şehrin kaderinde bir dönüm noktası olabilir.
    Ama halk duyarsız ve siyasi temsilcilerin öncelikleri şehir değilse bir vali belki mevcudu koruyabilir, kişisel gayretiyle mevzii kazanımlar sağlayabilir.
    Dün Ankara çıkışında Erzurum’a kaç kilometre kaldığını gösteren şehirlerarası yol tabelasının varlığı, ülkede atanacak en kıdemli on validen birinin adresinin Erzurum olması, sağ-muhafazakar partileri Demokrat Parti geleneği olarak seçim startlarını verdikleri şehrin Erzurum olması elbette bir tesadüf değildi. Erzurum’um bir ağırlığı vardı ve bunu bürokrasi de, siyasiler de biliyor, hissediyordu. Geçen zaman içinde şehrin ağırlığı hissedilir derecede azaldı.
    Bunda herkesin, hepimizin payı, vebali var; çünkü birlik ruhunu, dadaşlık erdemini büyük oranda yitirdik. Siyasiler şehrin rüzgarından faydalanmaya çalışırken şimdi şehir siyasilerin ulufesine muhtaç hale geldi.
    Yiğit düştüğü yerden kalkarmış. Düştüğümüz yer belli, nasıl kalkacağımız da!

  2. Memet Emin Taskesenlioğlu dedi ki:

    Çok ama çok güzel bir yazı.Kaleminize yüreğinize sağlık