KEYFİMİZ YERİNDE

BİLİYORUM, aşağıda okuyacaklarınıza inanmakta zorlanacaksınız!

Haftada bir yazdığımız için, 1 Nisan şakası yaptığımı zannedenler olacaktır.

Zira ekonomi ve eğitim başta olmak üzere hemen bütün sektörlerde dibe vurmuş bir şehirde halkın büyük çoğunluğunun hayatından memnun olması sizi şaşırtacaktır.

Şimdi hiç yorum katmadan, yapılan resmi bir açıklamayı bilgilerinize sunuyorum.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ülke genelinde yaptığı “yaşam memnuniyeti araştırması” sonuçlarını açıkladı.

Araştırma sonuçları çarpıcı gerçekleri ortaya koydu.

Şöyle ki;

Mutlu iller sıralamasında Erzurum 20. sırada yer aldı.

Erzurum yüzde 65,8 mutluluk notu ile İstanbul, İzmir, Bursa, Antalya, Adana, Gaziantep, Kayseri, Eskişehir, Muğla ve Mersin gibi illeri geride bıraktı.

Toplumumuzun en mutlu kesimini 65 yaş üstü bireyler oluşturuyor.

Kendini mutsuz hissedenler ise 45-54 yaş grubunda yer alıyor.

Okula gitmemiş olanların mutluluk düzeyi üniversite mezunlarından daha yüksek.

Evli kadınlar, evli erkeklerden daha mutlu.

Mutluluk kaynağının başında sağlık geliyor. Bunu sırasıyla sevgi, başarı, para ve iş takip ediyor.

2017 verilerine göre, en yüksek memnuniyet asayiş hizmetlerinde görüldü. Bunu ulaştırma, sağlık, sosyal güvenlik, eğitim ve adli hizmetler izledi.

Bireylerin yüzde 73,4’ü kendi geleceklerinden umutlu olduğunu ifade etti.

Kendi geleceklerinden umutlu olan kadınların oranı yüzde 74,7 iken, erkeklerde bu oran yüzde 72,2 oldu.

Türkiye’de hayatından memnun olanların oranı 2016’da yüzde 61,3 iken, geçen yıl yüzde 58’e düştü.

Mutsuz olduğunu beyan edenlerin oranı ise yüzde 10,4’ten yüzde 11,1’e yükseldi.

Sonuçlar böyle.

Devlet versin, biz yiyelim

Gerisi Allah Kerim.

Not: Araştırma sonuçları Türkiye İstatistik Kurumunun internet sayfasından görülebilir.

LÜTFİ SEZEN’İN ANILARI

Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi emekli öğretim üyesi Dr. Lütfi Sezen, 45 yıllık kariyerinde başından geçenleri “Anılarla Yaşamak” isimli bir kitapta topladı. Türk Halk Edebiyatına birbirinden kıymetli 12 kitap kazandıran, Türk Halk Kültürü Araştırmaları Kurumu tarafından “2007 yılı Türk Halk Kültürüne Hizmet Ödülü”ne layık görülen Dr. Sezen, anılarında en çok Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinin kuruluşunda yaptıklarına ve uğradığı haksızlıklara yer veriyor.

Lütfi Hoca, ayrıca öğretmenlik mesleğinin kutsallığını, iyilik ve paylaşımın değerini, dürüstlüğün önemini yaşadıklarından örnekler vererek anlatıyor. Tanık olduğu yalakalıkları ve ihanetleri de unutmayan Lütfi Sezen, kitabının giriş bölümünde şunları yazıyor;

“Bu kitapta birilerini yargılayıp, hesap sormak gibi bir amacım yoktur. Daha çok kendimi eleştirdiğim, daha doğrusu öz eleştiride bulunduğum görülecektir. Amacım, gelecek kuşakların, yaşanan olaylardan, yapılan yanlışlıklardan ders alması, aynı hataları yapmamasıdır.”

AMAN DİKKAT!

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, 173 firmanın 282 ürününde gıda sahtekârlığını tespit etti.

Çikolata ve bala fruktoz, sucuk ve köfteye at eşek ve domuz eti, yoğurda jelatin, peynire bitkisel yağ ve nişasta katan sahtekârların sınır tanımadığı bir kez daha anlaşıldı.

Bu nedenle ücretini ödediğimiz, yediğimiz-içtiğimiz ürünlere dikkat etmeliyiz. Daha doğrusu ne yediğimizin, ne içtiğimizin farkında olmalıyız.

Bilmediğimiz, tanımadığımız markalardan uzak durmalı, 3-5 kuruş ucuz olsun diye sağlığımızı tehlikeye atmamalıyız.