BİZİM GÜCÜMÜZ SİZİN GÜCÜNÜZDÜR!

BUGÜN gurur günümüz!

erzurumdanhaberler olarak 14 Ağustos 2016 tarihinde, yani hain darbe girişiminin bir ay sonrasında, ortalık toza dumana bürünmüş haldeyken yayın hayatına başlamıştık…

Zaman ne de çabuk geçiyor.

Öyle ki, koca bir 4 yılı geride bırakmış, 5 yaşına girmişiz bile.

İnternet gazeteciliği, bizim için son derece yabancısı olduğumuz bir mecraydı.

Gerçi uzun yıllar Erzurum matbuatında hep var olmuş, ama varlığımızı sürekli yazılı medyada hissettirmeye çalışmıştık.

Bir okul, belki bir kolej olarak gördüğüm, çatısı altında yetiştiğim, mesleğin tüm inceliklerini öğrendiğim,  hürriyet haber ajansı’ndan (hha) sonra yerel medyaya geçiş yapmış, kurucusu sonraları rahmetli olan Şinasi Ünal’dan Doğu Ekspres Gazetesi’nin yayın hakkını satın alarak bir farklı dünyaya yelken açmıştık.

Erzurum yerel medyası, ya da eskilerin deyimiyle mahalli basın bambaşka bir dünyaymış, o dünyayı ancak işin içine girince anladık.

Her ne kadar Erzurum’da gazetecilik yapıyorduysak da, yerel basın ile ilişkilerimiz yok denecek kadar azdı, sınırlı kalmıştı.

Hürriyet gibi basın dünyasının “amiral gemisi” konumunda olan, imkanları hayli geniş bir ulusal gazeteden ayrılıp, Cumhuriyet Caddesi’nde bulunan, “Eski Belediye Binası” şimdiki SGK Binası’nın bodrum katındaki Matbaalar Çarşısı’na ayak bastığımda, işimin ne kadar zor olduğunu, olacağını anlamakta gecikmedim.

Haberciliğin hiç yapılmadığı, eski gazete kupürlerinden alıntı yapılarak doldurulan; kurşun dizgi ve hurufatı ile hazırlanan, “tipo” denilen Nuh Nebi zamanından kalma demir yığını bir makinede deyin ki günde en çok 50, bilemediniz 100 adet basılan bir gazete ile karşı karşıyaydık.

Ankara’dan, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü’nden gönderilen birkaç klişenin dışında fotoğraf kullanılmayan ve hemen her gün aynı klişelere sayfalarında yer verilen, 72 puntodan büyük hurufatla başlık atılamayan, okuyucusunun “yok” denecek kadar az olduğu, daha çok kesekağıdı yapımında kullanılan gazeteyi, adeta zaman tünelinden geçirdik ve daha kaliteli bir yayın organı haline getirdik, Erzurum’un en beğenilen ve taklit edilen gazetesi yaptık.

Gazeteciliği bilmeyen, çoğu ilk mektep mezunu bile olmayan matbaa işçileri ile gazetecilik yapmak akıl kârı bir iş değildi elbet…

Çok mücadeleler verdik, sabahlara kadar çalıştık ama yaptık ve başardık.

Sayfa düzeninden atılan başlıklara, kullanılan fotoğraflardan yazı karakterlerine varıncaya kadar her türlü ayrıntıya dikkat ederek hazırladığımız gazeteyle Erzurum Yerel Medyası’na farklı bir soluk getirdik ve heyecan aşladık.

Sonraki süreçte “Erzurum Basını’nı birleştiriyoruz” oyunları ile ekmek teknemizin elimizden alınması ve hatta çalınmasına ne yazık ki, iyiniyetli yaklaşımımızdan dolayı engel olamadık, dolayısıyla çok sevdiğimiz mesleğimize uzunca bir süre ara verdik; ta ki internet gazeteciliği yapma kararı alıncaya dek.

Ad koyma konusunda hayli zorlandık, çünkü kulağa hoş gelen, insanların göz zevkini okşayan ne kadar çarpıcı isim varsa alınmış, kullanılıyordu.

Sonuçta biraz uzun da olsa, “erzurumdanhaberler” ismi üzerinde karar kıldık.

Çok mütevazı imkanlarla bir internet sitesi hazırlattık.

İlk defa farklı bir alanda boy gösterecektik. Bu nedenle heyecanımız hayli fazlaydı.

“Sıfır” takipçisi olan bir haber sitesi ile yola çıkıyorduk.

Takipçi demek, gazetecilik deyimiyle “tiraj” demekti, acaba kaç takipçimiz olacaktı, yaptığımız iş, vereceğimiz haberler beğenilecek miydi?

Bunların hepsi muammaydı, önümüzde ne vardı, bizi neler bekliyordu, bilmiyorduk.

Güvencemiz haberciliğimiz ve sayfa yapma tekniğini biliyor oluşumuzdu.

Aslında bunların ne kadar önemli, altından çok daha değerli özellikler olduğunu sonradan fark edecek, dolayısıyla kendimize olan güvenimizi katlayarak artıracaktık.

Her ne kadar deneyim sahibi olsak da, sonuçta sosyal medya denilen mecranın kendine özgü kuralları vardı ve biz belki o kurallara karşı koyarak yayıncılık yapacaktık.

Sonuçta uçurtma da rüzgara karşı koyarak havalanmıyor muydu?

Niyetimiz sadece ve sadece Erzurum’u ilgilendiren haberlerle okuyucu karşısına çıkmaktı.

Bizden önce yayın hayatına başlamış belki 50 internet gazetesi vardı, biz katarın en sonuna takılıp 51’inci olmak asla istemiyorduk.

Öyle olmalıydı ki, yazılı basında gerçekleştirdiğimiz devrimi, “kopyala yapıştır” mantığının hakim olduğu, ajans haberciliğinin ötesinde pek üretimin yapılmadığı, çok basit haberlere “özel” damgasının vurulduğu internet dünyasında da gerçekleştirmeliydik.

Hiçbir ajansa abone olmadık, başta belediyeler olmak üzere kamu kesiminden gönderilen hazır yazı, fotoğraf ve haberlere çok fazla itibar etmedik, sayfalarımızda yer vermedik, kendi ürettiğimiz haberlerimizi “az olsun, öz olsun , bizim olsun” diyerek kullandık.

Kısa zamanda Erzurum’dan kayda değer haber alamayan dolayısıyla haber açlığı çeken insanlar tarafından benimsendik.

Süratle takipçi sayımız artmaya başladı.

Bugün itibarıyla 8513 takipçimiz var. Takipçilerimizin 8 bininin de beğeni ödülünü almış durumdayız. Yaptığımız “en sıradan” haber 5-6 bin erişime ulaşıyor. Ortalama erişim sayımız 8-10 bin arasında değişiyor. Bazı haberlerimiz 20, 30, 40 bin erişimleri görüyor.

Zor, zor olduğu kadar da keyifli bir işi, hakkaniyet ölçülerinde, kimseye iftira atmadan, tehdit etmeden, haberi nakde dönüştürmeden, usulüne, özellikle de basın ahlak ilkelerine dikkat ederek yapmaya çalışıyoruz.

Yayın hayatına başladığımız günden, bugüne kadar geçen süreçte memleket meselelerinin üzerine çalakalem gittik, çoğu sorun ve sıkıntının çözümünde katkımız oldu, mesleğinde güzel işler yapmış, ya da yapma gayreti içinde olan, biraz cesarete, biraz motivasyona ihtiyaç duyan insanlara moral aşladık, haksızlıklarla mücadeleden asla ödün vermedik, tehditlere pabuç bırakmadık ve bugünlere geldik.

Kendi estirdiği rüzgar ile kendi bayrağını dalgalandırmayı ilke haline getiren erzurumdanhaberler’in daha uzun yıllar, aynı heyecan ve tempo ile Erzurum gündemi oluşturması dileğimizdir.

Bu dileğin yerine gelmesi, ancak sizlerin desteği ile mümkün olacaktır.

Sizin varlığınız bizim gücümüz; bizim gücümüz sizin gücünüzdür.

İşin özeti budur.

Öztürk Akkök – 14 Ağustos 2020